20 Ocak 2011 Perşembe

throw it away

Heyyyy bloğum!

Baya oldu di mi yazmayalı? O kadar işe gömüldüm, eve hep o kadar yorgun argın döndüm ki bilemezsin. Beni mutlu ediyor ama böyle boğazıma kadar işe gömülmek =)  Şimdi neler oldu neler bak anlatıcam. Bi kere Fransızca kursuna yazıldım! Ooooo yeeeeah! Kaydımı mart ayı için yaptırıyorum ama bu da böyle biline. Çünkü efendim, şubat ayında iki hafta sonu da şehir dışında olacağımdır. 13 Şubat'ta yüksek lisanstan canım arkadaşım Köken'in düğünü için Antalya semalarına, 19 Şubat'ta da rüyalarımın gözlerimin önüne serilmesi için İstanbul semalarına doğru süzüleceğimdir. Eh kurlar da birer aylık olduğu için, anca mart ayına kayıt yaptırabilicem iki hafta kafadan kaybetmemek için şubatta...

Sen şimdi diyeceksin vaaay demek değerlendirmeden istediğin sonucu aldın ve seni iki basamak birden yükselttiler. Ama ben sana koca bir naaaah diycem :D  Sadece bir basamak yükselebildim, ama bana yeni sorumluluklar vereceklerini söylediler. Ayrıca ara dönem değerlendirmesi istediğimi de belirticem önümüzdeki hafta. Ya bi de beni çok başarılı buluyolarmış, bu yüzden takımımı değiştireceklerini de söylediler. Yeniden matematik takımlarına almak istediklerini söylediler. Ama ben buna da itiraz edicem, beni fizik takımına alın onlar da matematiğin tillahını kullanıyor diycem nasıl ama? Valla bu konuda bi çıkarım var(sa) dünyanın en güzel kızı ben olayım. O değil de, ben şimdi bizim kızlardan nasıl ayrılıcam yaaa? İçim çok buruk valla. Ama hemen bunu hayata geçiremezler çünkü bizim projemiz henüz bitmedi. En azından beraber geçirdiğimiz son günlerin tadını çıkartıcaz bu da bişeydir =)

Geçen hafta bi de n'oldu biliyo musun? Böyle içimde havai fişekler patladı resmen ehehe... Bu konudan sadece bu kadar bahsedicem nihahaaaa :D

Hayvanlar gibi gömüldüm yine kitaplarıma oh çok mesudum! Biraz da seni o yüzden ihmal ediyorum aslında itiraf edeyim. Bu haftasonu canım dostum bitanem İlkercim geliyor İstanbul'dan. Haftasonum çok hareketli geçecek oh yes!

Daha yazacak çok şeyim var aslında. Deli gibi birikti her şey ama bugün giydiğim topuklu botlar ayaklarımı öyle ağrıtmış ki, bir an önce yatağıma koşmak istiyorum. Daha sonra devam edicez artık cancağzım... Sana mükemmel bir şarkıyla veda ediyorum şimdilik. Bu sözler de kulağına küpe olsun =)



I think about the life I live
A figure made of clay
And think about the things I lost
The things I gave away

And when I'm in a certain mood
I search the house and look
One night I found these magic words
In a magic book

Throw it away
Throw it away
Give your love, live your life
Each and every day

And keep your hand wide open
Let the sun shine through
'Cause you can never lose a thing
If it belongs to you

There's a hand to rock the cradle
And a hand to help us stand
With a gentle kind of motion
As it moves across the land

And the hand's unclenched and open
Gifts of life and love it brings
So keep your hand wide open
If you're needing anything

Throw it away
Throw it away
Give your love, live your life
Each and every day

And keep your hand wide open
Let the sun shine through
'Cause you can never lose a thing
If it belongs to you

Throw it away
Throw it away
Give your love, live your life
Each and every day

And keep your hand wide open
Let the sun shine through
'Cause you can never lose a thing
If it belongs to you

'Cause you can never lose a thing
If it belongs to you
You can never ever lose a thing
If it belongs to you

You can never ever lose a thing
If it belongs to you
You can never ever lose a thing
If it belongs to you

0 yorum:

Yorum Gönder